Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde ördeklerle komşu olan bir hindi varmış. Hindinin eşi bir gün hastalanmış ve ölmüş. Hindi yapayalnız kalmış. Yumurtladıkça yumurtalarını biriktirmiş. Sonra yavrularım olsun, diye günlerce yumurtaların üstünde yatmış. Ne su istiyormuş ne de yiyecek. Tek istediği şey bir kaç yavruymuş ama yumurtalardan bir türlü yavru çıkmıyormuş. Hindi buna çok üzülüp ağlıyormuş. Bunu gören ördek komşuları ona yardım etmek istiyorlarmış ama nasıl?.

En yaşlı ördek benim bir fikrim var, demiş.  Onun altındaki yumurtaları alalım ve bizim yumurtalarımızdan koyalım, demiş.  Genç ördekler karşı çıkmışlar. Bu gayri ahlakı olur, demişler. Yaşlı ördek onun açlıktan ölmesini seyretmek daha mı ahlaklı olacak, biz onun iyiliğini düşünüyoruz, demiş. Sonra oy birliğiyle karara varmışlar.

Dişi hindinin yumurtaların üzerinde oturmaktan ayakları uyuşuyormuş, biraz yürüyeyim bari diye yumurtaların üzerinden kalkıp yürümeye başlamış. Onu izleyen yaşlı ördek, ördek yumurtalarını eteğine doldurmuş. Hindinin yumurtalarını almış. Yerine eteğindeki ördek yumurtalarını koymuş. 

Geri dönerken hindiyle karşılaşmış. Merhaba komşum, demiş. Hindi de ona merhaba komşum, diye selam vermiş. Hindi eteğinde ne var, diye ördeğe sormuş. Ördek eteğimde yumurtalarım var, demiş. Neden onları eteğinde taşıyorsun, demiş. Kuluçkaya yatacak uygun bir yer arıyorum, demiş yaşlı ördek. Hindi, komşum benim yanıma yatarsan sevinirim, demiş. Yalnız başıma çok canım sıkılıyor, günler geçti yavrularım da hala yumurtadan çıkmadı, demiş. 

Yaşlı ördekle dişi hindi yan yana kuluçkaya yatmışlar. 22 gün sonra hindinin altındaki yumurtalar çatlamış ve tek tek yavruları çıkmaya başlamış. Tam 5 yavru çıkmış. Hindi onları görünce çok sevinmiş. Komşuluk eden, onu yalnız bırakmayan komşusuna kendisine arkadaşlık ettiği için teşekkür etmiş. 

Her gün yavrularını besliyor ve gezdiriyormuş ama derenin yakınlarına hiç  gitmezmiş çünkü sudan çok korkarmış. Bir gün yavrularından biri uzaktan dereyi görmüş ve dereye doğru koşmaya başlamış. Kardeşleri de onun peşine düşmüşler.

Hindi anne ne yapacağını şaşırmış. O da peşlerinden koşmaya başlamış. Hem koşuyormuş hem de yapmayın evlatlarım, boğulacaksınız, diye bağırıp çırpınıyormuş. Yavrular ondan önce dereye ulaşmış ve suya atlamışlar ve yüzmeye başlamışlar. Hindi şaşırıp kalmış. Derenin kenarına çöküp uzun uzun onları seyretmiş. O günden sonra her gün yavrularını yanına alıp dere kenarına gitmiş. Yavruları suda yüzüp top oynamışlar, o da onları seyredip mutlu olmuş. Onu mutlu gören ördek komşuları da çok mutlu olmuşlar.