İnsanlar dünyaya nasıl geldik, ne zaman geldik, neden geldik gibi sorulara cevap aramışlardır. Din adamları İlahi Kitaplara dayandırdıkları bazı tarihler vermişlerdir. Bu tarihler ne kadar doğrudur? Hz. Adem’in doğum tarihi ve doğduğu yer biliniyor mu? Kur’an’ı Kerim’de bunları bildirilen bir ayet var mı? Bu yazım bu konuyla ilgilidir.
İlahi Kitaplarda verilmiş açık bir tarih yoktur. Kur’an’ı Kerim’de Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın hangi tarihte ve hangi toprak diliminde yaratıldıklarına dair bir bilgi verilmemiştir. Hz. Âdem ve Hz. Havva yaratıldıktan sonra yer yüzünde ne kadar süre kaldıklarına dair de herhangi bir bilgi yoktur.
Onlar, Kur’an’ı Kerim’de bize bildirilmeyen bir süre yer yüzünde yaşadılar. Cinsel duygulara sahip değillerdi. Bundan dolayı çocuk sahibi olmadılar. Kendilerine yatıp kalkacak barınak, kullanacak kaplar, toprağı işleyecek aletler yaptılar. Hayvan evcilleştirdiler. Avlandılar ve ekip diktiler. Kısacası bir yaşam savaşı verdiler. İnsanoğlu, belki bir gün onlardan kalma izlere rastlayabilir.
Yer yüzünde yaşamak yorucuydu. Allah ve melekleri, insanı dost edinmişlerdi. Onun daha iyi koşullarda yaşamasını istiyorlardı. İnsan nankör mü olacaktı yoksa teşekkür eden kibar biri mi? Allah insanın dostluğunu ve sadakatını ölçmek istedi. Cennette lanetli bir ağaç yarattı. Hz. Âdem’e dedi ki: “Eşin ve sen cennete gir! Burada rahat edeceksiniz fakat şu ağaca dokunursanız kendinize yazık etmiş olursunuz!” Hz. Âdem ve Hz. Havva kabul ettiler ve cennete girdiler.
2: BAKARA / 35. Biz: “Ey Âdem! Sen ve eşin cennette oturun ve dilediğiniz yerden bol bol yiyin. Sakın şu ağaca yaklaşmayın. Yaklaşırsanız zalimlerden olursunuz” dedik.
20: TA-HA/ 116. Bir zamanlar biz, meleklere: “Âdem’e secde edin” demiştik. İblis’ten başkası secde etti. O etmemekte diretti.
20: TA-HA / 117. Biz de: “Ey Âdem! Şeytan, kesinlikle sana ve eşine düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkartmasın, sonrasında mutsuz olursunuz.
20: TA-HA / 118. “Kuşkusuz cennette acıkmayacak ve çıplak kalmayacaksınız.”
20: TA-HA / 119. “Kesinlikle burada susamayacak ve sıcaktan bunalmayacaksınız.”
Hz. Âdem ve eşi cennette çok mutluydular. Bir müddet cennette kaldılar. Cennette kaldıkları süre de bize bildirilmemiştir. Şeytan insanı kıskanıyordu. Onları cennetten çıkarabilmek için fırsat kolluyordu. Sonunda Hz. Âdem’e bir dost gibi yaklaştı ve vesvese verdi. Şeytan Hz. Adem’i aldatınca Hz. Âdem ve eşi yasaklanmış olan ağacın meyvesinden yediler.
20: TA-HA / 120. Nihayet şeytan ona vesvese verdi: “Ey Âdem! Sana ebedilik ağacını ve yok olmayacak bir saltanatı göstereyim mi?” dedi.
20: TA-HA / 121. Bunun üzerine her ikisi de o ağaçtan yediler. Bundan dolayı ayıp yerleri kendilerine göründü. Cennet yapraklarından üzerlerine örtmeye başladılar. Âdem Rabbinin sözünden çıkınca, olup bitenlere şaşıp kaldı.
2: BAKARA / 36. Şeytan ikisinin de ayağını kaydırdı ve içinde bulundukları yerden (cennetten) çıkardı. Biz:“Bazınız bazınıza düşman olarak yeryüzüne inin. Sizler için yeryüzünde bir süre kalmak ve nimetlerinden yararlanmak vardır.” dedik.
2: BAKARA / 37, 38. Bu durum devam ederken Âdem, tövbe etti ve Rabbinden birtakım sözler aldı çünkü Allah tövbeleri kabul eden ve merhameti bol olandır. “Hepiniz oradan inin!” dedik. “Size benim tarafımdan bir hidayet indirildiğinde kimler hidayetime tabi olursa onlara bir korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklar.”
Şeytan, Hz. Âdem’i günaha teşvik etti. Hz. Âdem Allah’a verdiği sözü unuttu. Eşi ve o, yasak meyveden yediler. Vücutlarında ve duygularında bazı değişiklikler oldu. Allah, Hz. Âdem’in tövbe etmesine karşılık ona merhamet edip bir şans daha tanıdı. Elçiler gönderip, elçilerine hidayet vahyedeceğine ve hidayete uyan kimseleri gelecekte cennetlerinde misafir edeceğine dair vaatte bulundu.
Şeytan, Hz. Âdem ve eşi imtihan edilmek üzere yeryüzüne indirildiler. Allah, söz verdiği gibi Hz. Adem ve Hz. Havva’nın nesline elçiler göndermeye başladı. İlk peygamber Hz. Âdem’di. Son peygamber Hz. Muhammed. Kur’an’ı Kerim’de geçen bir ayeti kerimede Allah, yeryüzünden son kez bir elçi çıkaracağını ve o elçiye: “Siz Allah’a şirk koşmadan iman etmediniz.” dedirteceğini ve hemen arkasından da kıyametin kopacağını bize bildirmektedir. Geleneksel yorumlarda bu elçinin Hz. Mehdi olduğu söylenir.
Şeytan, Hz. Âdem ve Eşi yeryüzüne indirildiklerinden sonra insana düşmanlık yapmaya devam etti. Şeytanın teşvikiyle erkekler kadınlara, kadınlar erkeklere düşman oldu. Birbirlerini üzdüler. Allah’a iman edip de indirdiği Kitaplara tabi olan kadın ve erkek arasında düşmanlık olmadı. Mümin Kadın ve erkeklere şeytan vesvese verip düşmanlık yapamadı çünkü onlar Allah’a güvenip sığındılar ve Allah’ın rehberliğinde hareket ettiler. Müminler için yeryüzü bir cennet oldu. İnanmayanlar içinse yeryüzü bir cehennem oldu ve hep arayış içinde kaldılar. Hiç bir zaman mutlu olmadılar.
İki dünya saadeti dileğiyle hoşça kalın.👋👋👋