
Altı ve dokuz yaşındaki kız çocukları
Hadis Rivayetlerinin Güvenilirliği
İslam’a kaynak gösterilen bazı kitaplarda yüzlerce yalan hadis rivayeti bulunmaktadır çünkü gerçek rivayetler kitaplardan çıkartılmış ve gerçek ulemanın seçerek çıkarıp uzaklaştırdıkları uydurulmuş rivayetler, din adamı kisvesindeki din düşmanları tarafından tekrar bu kitaplara geri aktarılmıştır.
Bu durumu herkes bilmekte olduğu halde, rivayetlerde bir analiz ve bir temizlik yapılması gerektiğini savundukları halde dini otoriteler tarafından bu konuda hiç bir ilmi çalışma yapılmamıştır. Bu çok üzüntü vericidir.
Hatalı Rivayeti İnkar Problemi
Burda asıl problem nedir biliyor musunuz? Hatalı da gözükse bir hadisi inkar edenin kafir olacağına dair korkutmalardır. Neymiş efendim, bir hadis inkarına başlanırsa bütün hadisler inkar edilmeye başlanırmış.
Asıl mesele İftira hadis rivayetlerinin güncel tutulmasıdır. İnsanlar, uydurma hadis rivayetlerini Kur’an’ı Kerim’in hükümleri zannediyor ve bu rivayetler insanları Kur’an’ı Kerim’in inkarına kadar götürüyor. Bu nasıl hesap kitaptır, anlamak mümkün değil… Yoksa amaç, insanları inkara götürmek midir?.. Bu kısa makalemde bu konuyla ilgili bir örnek vereceğim.
Hz. Aişe Validemiz Peygamberimizle 6 Yaşında Evlendi Rivayetindeki Çelişkiler
Hz. Aişe validemizin Peygamberimizle dokuz yaşında ve henüz aklı bir şeye ermezken evlendirildiği rivayeti düşmanları tarafından uydurulmuştur. Bu yalan hadis rivayeti, inandırıcı olsun diye de ravi olarak Hz. Aişe annemiz seçilmiş ve Peygamberimiz sübyancı olarak gösterilmiştir.
Bu hadis rivayetiyle Müslümanlar sübyancılığa yönlendirilmek istenmiştir. Aşağıda vermiş olduğum hadis rivayeti vasıtasıyla Sevgili Peygamberimize ve Hz. Aişe validemize iftira atılmıştır. Buhari ve Müslim’de de geçen bu rivayeti Kütübü Sitte’den alıp aynen size aktarıyorum.
KÜTÜBÜ SİTTE HADİSLERİ
Fasıl: Nikah bölümü
Konu: Resulullah (sav)’ın zevceleri
Ravi (rivayet eden): Hz. Aişe
Hadis: Resulullah (sav), ben altı yaşında iken benimle evlendi. Medine’ye geldik. Beni’l-Haris İbnul-Hazrec kabilesine indik. Ben hummaya yakalandım. Saçlarım döküldü. (İyileşince) saçım yine uzadı. Annem Ümmü Ruman, ben arkadaşlarımla salıncakta oynarken, bana geldi, benden ne istediğini bilmeksizin yanına gittim. Elimden tuttu. Evin kapısında beni durdurdu. Evimizde, ensardan bir grup kadın vardı. “Hayırlı bereketli olsun!”, “Uğurlu mübarek olsun!” diye dualar ve tebrikler ettiler. Annem beni onlara teslim etti. Onlar kılık kıyafetime çeki düzen verdiler. Beni, (kuşluk vakti aniden) Resulullah (sav) (‘ın gelişinden) başka bir şey şaşırtmadı. Annem beni O’na teslim etti. O gün ben dokuz yaşında idim. Hadis No: 5611
Dikkat ederseniz, bu rivayetin başında Hz. Aişe altı yaşındayken Peygamberle evlendirilmek için kendisinin giydirilip hazırlandığını, hayırlı bereketli olsun, diye ensardan bir grup kadının dualar ve tebrikler ettiğini görüyoruz. Sonra kuşluk vakti (düğünsüz, derneksiz) annesinin kendisini Peygambere teslim ettiğini, görüyoruz.
Hz. Aişe’nin, rivayetin başında 6 yaşında olduğunu söylemesi ve rivayetin sonunda: “O gün, dokuz yaşında idim.” demesi bir çelişkidir. Bazı dini otoriteler tarafından bu rivayet yumuşatılmaya çalışılmıştır ve: “Hz. Aişe altı yaşında nişanlandı, dokuz yaşında evlendi.” denilmiştir.
Maalesef bunun bir sünnet olduğu ileri sürülmüş ve küçük çocuklarla evlenilmesi meşru görülmüştür. Halbuki Kur’an’ı Kerim’de evlilik yaşı çocuğun malını yönetebileceği yaş olarak geçmektedir.
Bu hadis ciddiye alınarak Kütübü Sitte Hadisleri arasında yer almış bulunuyor. Üzücü olan şudur ki bugün dahi bunu ciddiye alan din adamları görülmektedir ve bu din adamlarının niyeti olsa olsa İslam’ı aşağılatmak ve din düşmanlarının ekmeğine yağ sürmektir.
Bazı dini otoritelere göre bu rivayetler, Kur’an’ı Kerim’in bir parçasıdır yani Kur’an’ı Kerim’e geçirilmemiş sözlü vahiylerdir. Peygamberimize indirilen vahyin tamamı Kur’an’ı Kerim’e geçirilmemiştir. Kur’an’ı Kerim’de yazılan ayetler kadar da sözlü vahiy vardır. Bundan dolayı rivayetlerin hepsinin kabul edilmesi gerekir.
Kanaatimce bu konuda büyük bir sıkıntı var: Bu mantığa göre Peygamberimizin ashabı içine sızmış, yalan rivayetlerde bulanabilecek münafıklar yok sayılmaktadır.
Yahudi Din Adamlarının ve Hristiyan Din Adamlarının Tevrat ve İncil’i Bozmak İçin İzledikleri Yol
Yahudilerin ve Hristiyanların, dinlerini uydurdukları hadis rivayetleriyle bozdukları, ayetlerde açıklanmaktadır. Yine ayetlerde bu kimselerin Allah’a iftira attıkları ve uydurdukları rivayetlerden dolayı Allah’tan sevap umdukları da bildirilmektedir.
Rivayetteki sapıklıklar açıkça görüldüğü halde küçük yaştaki kızlarla evlenmeyi caiz gören bazı zihniyetler mevcuttur. Bunlara engel olamayız. Geçen gün bir ilahiyatçı dinledim. Bu hadis rivayetini savunmaya çalışıyordu.
Hz. Aişe 6 Yaşında Evlendi Hadis Rivayetini Savunmak İçin Yapılan Yorumlar
İlahiyatçı Hoca Efendi bu hadis rivayetini şöyle savunuyordu: “Araplarda kızların yaşı ay hali olduktan sonra sayılmaya başlardı. Hz. Aişe validemiz 10 yaşında aybaşı olduysa evlendiğinde 16 – 17 yaşlarında olur.” diyordu.
Diyelim ki mantıklı. Peki, 16 – 17 yaşındaki bir çocuk salıncaktan indirilip götürülür ve neye indirilip götürüldüğünü, niye hazırlandığını anlamaz. Resulullah’ı kuşluk vakti gördüğünde şaşırır mı?
Çocukken Resmi Kuran Kursuna gidiyordum. Hocamız, Peygamberimizin Hz. Aişe validemizle dokuz yaşında iken evlendiğini ders arasında bize anlattı. Çocuk yaşta olmama rağmen bu bana çok saçma gelmişti. İtiraz ettim: “Bu doğru olamaz, dokuz yaşında bir çocuk nasıl evlenir hocam?” dedim.
Hocamın cevabı şu oldu: “Arabistan çok sıcak bir bölgedir. Burada kız çocuklar çabucak gelişip ergenlik çağına girer ve evlendirilir.” Ben de bunu gerçek zannettim. Bu sözlerin, bu rivayeti savunmak için ortaya atılmış bir yalan olduğunu yıllar sonra da olsa gördüm, öğrendim.
Bugün görüyoruz ki burada yaşayan bir kız çocuğuyla Suudi Arabistan’da yaşayan bir kız çocuğu arasında herhangi bir gelişim farkı yoktur. Altı veya dokuz yaşında bir kız çocuğuyla evlenmenin sünnet olduğunu ileri sürenler abesle iştigal etmektedir.
Bu rivayetler; Yüce dinimize, Peygamberimize ve hazreti Ayşe validemize atılan bir iftiradır. Müslümanların rotasını şaşırtmak, dinini saptırmak ve şeytana uydurmak için gösterilen gayretlerin ürünlerinden biridir.
Dinsizlere sitem edemem çünkü onlardan dinimize çamur atmalarından başka bir şey beklenmez. Benim sitemim siz din kardeşlerimedir:
- Hangi birimiz bu yaşlardaki torunumuzun veya kızımızın koskoca bir adamla evlendirilmesine razı oluruz?
- Bizlerin bile razı olmadığımız bir hükme Yüce Allah ve onun Resulü razı olur, uygun görür mü?
- Allah bizden güzel ahlaklı olmamızı isterken bize din diye dayatılan din dışı bu rivayetleri nasıl kabul edip savunuruz?
- Hadis rivayetleri Kur’an’ı Kerim’in hükümlerini aykırı hükümler içerebilir mi?
- Neden bunları size empoze etmeye çalışan kimselere dur kardeşim, benim dinim, benden güzel ahlak istiyor, demiyoruz?
- Neden, bu ahlaksızlıkları benim dinime ve benim Peygamberime mal edemezsiniz, demiyoruz?
- Neden böyle rivayetleri inkar edince kafir olacağımıza inanıyoruz?
Artık bunları kendimize sorma zamanı geldi. Körü körüne her şeye inanmak yerine aklımızı kullanmamız gerektiğine inanmamız gerekir. Allah bizden güzel ahlak ve adalet istiyor. Bunları içermeyen hükümler Kur’an’i olamaz.