Bir Din Aliminin İlahi Kitabı Okuyup Halkı Allah’a Yönlendirdiği Sahne
Giriş
İnsanlık tarihi boyunca peygamberlerin gönderiliş amacı, insanları Allah’a kulluğa davet etmek olmuştur. Ancak zamanla bazı dinî önderler, kendilerine “aracı” veya “yetki sahibi” bir konum biçerek bu çağrıyı gölgelemişlerdir. Âl-i İmrân Suresi’nin 79. ayeti, dinin özüne dair bu temel sapmayı açık bir şekilde reddeder. Bu yazıda, bu ayetin tefsirinden yola çıkarak peygamberin rolü, kulun sorumluluğu ve dinî otoritenin sınırları üzerine bir düşünce yürütülecektir.
İslam’da ilahi hidayet ve insan sorumluluğu, tarih boyunca çeşitli yorumlar ve tartışmalara konu olmuştur. Özellikle alın yazısı anlayışı, Allah’a şirk koşanlar tarafından ileri sürülen bir argüman olarak, insanın kaderi ve iradesi üzerine derin düşüncelere yol açmıştır. Bu yazıda, Kuran’ın Nahl Suresi’nde geçen ilgili ayetler üzerinden, ilahi hidayetin doğası ve insanın sorumluluğu konuları ele alınacaktır.